"Allah'ın her biri noksansız ve tam bulunan kelimelerine O'nun gadabından, îkabından, kullarının şerrinden, şeytanların hücûmlarından ve benim yanıma gelmelerinden sığınırım." Böyle söylersen hiçbir şey sana zarar veremez ve zarar verilmemeğe lâyık olursun." (26)
Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- yine buyurmuşlardır ki: "Yatağına girdiğin zaman Kâfirûn Sûresini oku. Çünkü bu sûre, şirkten berâettir." (27)
Erken Kalkmak İçin
Bir de her kim gece yatarken:
okuyup erkenden uyanmak niyetiyle yatar ise bi-iznillahi teâlâ dilediği saatde uyanır. Uyandığı zaman hemen kalkıp abdest alır, ibâdetine başlar.
Uykusu olmayan ve uyu****maktan dolayı muztarib olan kimse abdestli olarak yatağa yatarken:
deyip Muavvizeteyn sûrelerini okuyup yatmalıdır.
Buhâri'nin Berâ bin Âzib -radıyallahu anh-dan rivâyet etdiğine göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuşlardır:
"Yatağa varmak istediğinde namaz için aldığın gibi bir abdest al, sonra sağ tarafın üzerine yat, sonra şöyle de;
"Ey Rabbim bütün varlığımı sana teslîm ettim, işimin tasarrufunu sana havale ettim, yönelişim sanadır, korkum da ancak sendendir, senin azâbından kaçıp sığınılacak ancak yine senin rahmetindir. İndirdiğin kitabına ve gönderdiğin resulüne îmân etdim ey Rabbim!" demektir. Bunları söyler de uyur, o gecede ölür isen fıtrat üzere ölmüş olursun. Uyumadan evvel bunlar son sözlerin olsun."
Yine Buhârî'nin Ebû Hüreyre -radıyallahu anh-dan rivayet etdiğine göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
"Sizden herhangi biriniz yatağına vardığı vakit libasının içine elini koyarak yatağının üzerini silkelesin, yani temizlesin çünkü o vakte kadar ne olduğunu bilmez; yani yatağında akrep ve sâir gibi ezâ verici şeyler bulunmuş olabilir. Sonra yatağına girince şöyle desin:
"Senin isminle ey Rabbim yanımı yere koydum. Yine senin yardımınla kaldırırım. Eğer ruhumu alıkorsan rahmet eyle, eğer tekrar verirsen onu sâlihleri muhafaza etdiğinle muhafaza eyle." (28)
Yine Buhârî'nin Hüzeyfe -radıyallahu anh- dan rivâyet etdiğine göre, Hüzeyfe şöyle demiştir: "Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz yatağına vardığında şöyle derlerdi;"Senin isminle ölür, Senin isminle dirilirim ya Allah!"' (29)
İbn-i Abbâs -radıyallahu ahn-dan mervîdir ki: Peygamberimiz şöyle buyurmuşlardır:
"Eğer bir kimse kendi haremine yaklaşırken besmeleden sonra,
'Ya Rab beni şeytandan uzaklaşdır, şeytanı da bize in'âm ve ihsân buyurduğun şeyden uzaklaşdır" demiş olsa, sonra o zevceyn arasında evlâd takdîr olunursa o çocuğa ebediyyen şeytan zarar veremez. " (30)
Sabah Namazına Kalkmak İçin
Ebû Hüreyre -radıyallahu anh-dan rivâyet olunduğuna göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
'Sizden herhangi biriniz uykuda iken şeytan ense kökünüze üç düğüm atar. Her bir düğümü bağladıkça: "Sen yat yat, daha gece uzundur" diyerek attığı düğümün üzerine eliyle vurur. Eğer bir kimse uykudan uyanır da Allah'ı zikreder, hatırlarsa bu düğümlerden biri çözülür, abdest alırsa biri daha çözülür, namaz kılarsa birisi daha çözülür ve zinde ve neş'eli olarak ve tertemiz bulunarak, sıklet ve tenbellik gibi şeylerden uzak olarak sabaha çıkmış olur. Böyle yapmayıp da güneş doğuncaya kadar gaflet üzere yatarsa vücûdu habîs ve tenbel olarak sabaha çıkmış olur.' (32)
Abdullah bin Mes'ud -radıyallahu anh-dan gelen rivayette ise Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz'in huzurunda geceden uykuya dalarak tâ güneş doğuncaya kadar uyuyup sabah namazına kalkmayan kimse zikredilse:
"O kimsenin kulağına şeytan işemişdir" buyururlardı." (33)
Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-Efendimiz:
"Muhakkak sabah namazı ile güneş doğması arasında bulunan rızık taksimi zamanını uykuda geçirmek rızkın bir kısmına mani olur," buyurmuşlardır. (34)
Helâya Girerken ve Çıkarken Okunacak Duâ
"Enes bin Mâlik -radıyallahu anh-dan rivâyet olunduğuna göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- def'i hâcete girerlerken:
"Allah'ım pislikten ve pis şeylerden sana sığınırım, " (35) derlerdi.
Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
"Sizden biriniz helâdan çıkarken:
"Benden bana ezâ veren şeyi gideren ve bana yarayacak şeyi bende tutan Allah'a hamd olsun." desin. (36)
Abdest Duâları
1- Elleri yıkarken:
"Azamet ve celâl sahibi Allah'ın adiyle başlarım. Bizi İslâm dininde kılan, îman etmeğe muvaffak buyuran ve hidâyete erdiren Rahman Allah'a hamdederim. Suyu temizleyici. İslâm'ı da nur kılan Allah'a hamdolsun."
2- Ağzını yıkarken:
"Ey Rabbim, bana peygamberinin havzından bir kâse içir, ondan sonra hiç susamayayım."
3- Burnuna su verirken:
"Ey Rabbim bana cennetin kokusunu duyur ve onun ni'metlerinden nasîblendir ve bana ateşin kokusunu duyurma."
4- Yüzünü yıkarken:
"Ey Rabbim! Nice yüzlerin beyaz, nice yüzlerin kara olacağı günde yüzümü nurunla beyaz kıl, nurlandır."
5- Sağ kolunu yıkarken:
"Ey Rabbim! Kitabımı sağ elime ver ve hesabımı kolay gör."
6- Sol kolunu yıkarken:
"Ey Rabbim! Kitabımı sol elime verme, arkamdan da verme, ve hesabımı zorlaştırma."
7- Başını meshederken:
"Ey Rabbim! Saçımı ve yüzümü ateşten koru. Senin himâyenden başka bir himâyenin bulunmadığı günde beni Arş'ının gölgesi altında gölgelendir. Allah'ım beni rahmetinle sar, üzerime berekâtından indir."
8- Kulağına meshederken:
"Ey Rabbim! Beni sözü dinleyib de en güzeline ittiba' edenlerden kıl."
9- Boynuna meshederken:
"Ey Rabbim! Benim boynumu ateş esâretinden kurtar, beni zincirlerden ve bukağılardan muhafaza et."
10- Sağ ayağını yıkarken:
"Ey Rabbim! Nice ayakların kaydığı günde benim ayaklarımı sırat üzerinde sabit kıl."
11- Sol ayağını yıkarken:
"Ey Rabbim! Bana râzı olduğun bir çalışma, ver, günahımı bağışla, makbul bir amel ve zarar etmeyen bir ticâret nasîb et."
12- Abdest bittikten sonra:
"Ey Rabbim! Beni tevbe edenlerden ve çok çok temizlenenlerden kıl. Beni sâlih kullarından eyle, beni üzerlerine hiç bir korku gelmeyen ve hiç mahzun olmayanlardan kıl. Seni her an hamdinle tesbîh ederim. Ey Rabbim şehâdet ederim ki Senden başka hiç bir ilâh yok, ancak Sen varsın. Şerîkin yok Senin ve yine şehâdet ederim ki Muhammed Senin kulun ve resûlündür. Senden mağfiretini isterim ve Sana tevbe ederim."
Ezan Duâsı
Câbir bin Abdullah -radıyallahu anh-dan rivâyet olunmuşdur ki, Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır;
Kim ezanı işittiği zaman:
"Ey şu tam da'vetin ve vakti gelen namazın sahibi olan Rabbim! Muhammed aleyhisselâma şefâat vesîlesini ve üstünlüğünü ver. Ve onu kendisine va'detdiğin makam-ı mahmûd'a ulaşdır" derse kıyamet gününde şefâatim ona lâyık olur." (1)
Namazda Okunacak Duâlardan
Ebû Hüreyre -radıyallahu anh-'dan rivâyet olunduğuna göre, Ebû Hüreyre: "Bir gün Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Hazretlerine:
" - Yâ Resûlellah, namazda iftitah tekbîri ile Fâtiha-i şerîfe arasında ne okursunuz?" diye sordu. Peygamber Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem-de
- Şöyle derim, buyurdular:
"Ya Rabb, benimle hatâlarımın arasını uzaklaştır, maşrıkla mağribin arasını uzaklaştırdığın gibi. Yâ Rabb! Beni hatâlardan temizle, beyaz bir elbisenin kirlerden temizlendiği gibi. Allah'ım! Hatâlarımı su ile, kar ile, dolu ile yıka." (2)
İftitah tekbîrinden sonra me'sûr duâlardan her hangi birisi okunabilir. İmâm-ı A'zam Ebû Hanîfe -rahimehullah- Hazretlerinin intihâb ve iltizâm etdik-leri duâ Sünen-i Tirmizî'de ve Sünen-i Dârekutnî'-de Ebû Saîd el-Hudrî -radıyallahu anh-dan rivâyet olunan malûm
duâsıdır. (3)
duâsının (4) okunması da müstehabdır.
İmâm-ı Şafiî -rahimehullah- Hazretlerinin intihâb ve iltizâm etdikleri duâ, Sahîh-i Müslîm'de Hazret-i Ali -kerremallahu vecheh- Hazretlerinden mervî bulunan
duâsıdır. (5)
Camiye Girerken ve Çıkarken Okunacak Duâ
Sizden biriniz mescide girdiği vakit peygambere salât ve selâm etsin. Ve:
Ey Rabbim! Bana Rahmetinin kapılarını aç!" desi. (6)
Çıkarken de peygambere salât ve selâm etsin ve:
Ey Rabbim! Beni şeytandan koru" desin. (7)
Namazdan Sonra Duâ
Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- namaz kıldıkları zaman sağ eliyle başlarını meshederler ve:
Kendisinden başka ilâh bulunmayan Allah'ın adıyle. Rahman ve Rahîm ancak O'dur. Benden üzüntüyü düşünceyi ve hüznü gider ey Rabbim!" (
derlerdi.
"Farz namazı kıldığınız zaman, her bir farz namazdan sonra on defa:
deyiniz. Böyle diyene bir köle azâd etmiş gibi ecir yazılır." (9) buyururlardı.
İstihâre Namazı Ve Duâsı
Buhârî'nin Câbir bin Abdullah radıyallahu anh'-den rivayet etdiğine göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
"Sizden birinize bir iş hakkında tereddüd ve üzüntü çöktüğü zaman farz namazlarından başka olarak iki rek'at namaz kılsın, sonra şöyle desin:
'Ey Rabbim! Senin ilmine müracaat ederek hayrı senden istiyorum ve kudretine sığınarak senden kudret istiyorum ve senin büyük fazlından diliyorum; çünkü sen, her şeye kadirsin, ben bir şeye kadir değilim. Sen bilirsin, ben bilmem, Sen gaybleri bilirsin. Ey Rabbim! Senin ezelî ilminde bu iş benim dinim ve hayatım hakkında ve işimin akıbeti hakkında -çabuk veya geç olmasında- hayırlı ise onu bana takdir et ve müyesser kıl. Sonra onun bereketini ver. Eğer bu iş senin ezelî ilminde benim dinim ve hayatım hakkında ve işimin akıbeti hakkında -erken veya geç olmasında- şerli ise onu benden geri çevir, beni de ondan vazgeçir ve benim için nerede olursa olsun yalnızca hayırlı olanı takdîr et, sonra beni ona râzı kıl.' (10) Bunu dedikden sonra hâceti ve işi ne ise onu söyler ve Allah'dan kendisine bir yol göstermesini diler.
Bir başka hadîs-i şerîfte:
"Bir işin düşüncesi seni alıp kararsız kıldığı zaman Rabbinden hayrını iste, yani istihare et, bunu yedi defa kadar yap, sonra kalbine ağır basana bak, hayır ondadır." buyurulmustur.
Cuma Gününde Duâ
Ebû Hüreyre -radıyallahu anh-dan rivâyet olunduğuna göre Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-Efendimiz Hazretleri buyurmuşlardır ki:
"Cum'a gününde bir saat vardır. Allah'ın kullarından bir müslim namazda ve kıyamda iken Allah Teâlâ'dan niyâz ile bir şey isteyip duâsı o saate tesadüf ederse Allah teâlâ Hazretleri o kimsenin dileğini verir." Böyle buyurduktan sonra mübarek küçük parmağının ucuna işaret buyurdu. (11)
Cum'a gününün içindeki saat, küçük parmağına nisbetle parmağın ufak ucu ne kadar ise, güne nis-betle o kadar az bir müddetdir ki o saat içinde her halde duâ müstecâb olur demektir.
Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Hazretleri:
- 'Cum'a günü, ibâdet ve ezkâr ile mü'minle-rin kalbi mesrûr olacak bir bayram günüdür' (12) buyurmuşlardır.
-"Size bir sûre haber vereyim mi ki, azameti semâ ile arz arasını doldurmuş, onu yetmişbin melek teşyî' etmiştir? O sûre Kehf süresidir. Kim cum'a günü bu sûreyi okursa Allah onu öteki cum'aya kadar bu sûre ile mağfiret eder, sonunda üç gün de ziyâdesi vardır. Ve semâya ulaşan bir nûr verilir ve Deccal'in fitnesinden muhafaza edilir. Yatacağı vakit bu sûrenin sonundan beş âyet okuyan hıfz olunur ve gecenin istediği vaktinde kaldırılır." (13)
"Ey Rabbim! Perşembe günü ümmetimin erkenden yaptığı işleri bereketli kıl." (14)
Hadîsin şerhinde deniliyor ki, bugünün evvelinde bir ihtiyacını tedarik etmek, nikâh akdetmek ve bunun gibi mühim işler sünnettir.
"Cum'a gününde; Yani perşembeyi cumaya bağlayan gece iki rek'at namaz kılıp Fâtiha'dan sonra onbir defa Zilzâl Sûresini okuyan kimseyi Allah Teâlâ kabir azâbından ve kıyâmet korkularından emin kılar. " (15)
"Şu duâ ile cum'a günü herhangi bir saatte dua edilirse sâhibine muhakkak icâbet olunur." (16)
"Cum'a gününde bir saat vardır, mü'min bir kul namazda duâ ederken Allah 'dan bir şey ister ve o saate denk gelirse Allah muhakkak ona icâbet eder. Ashab-ı kirâm: 'Bu saat hangi saatdir yâ Resûlellah" dediklerinde: "İkindi namazı ile güneş batması arasındaki vakittir." buyurdular.
"Cum'a namazından sonra daha oturduğu yerden kalkmadan yüz defa
diyen kimsenin yüzbin günâhını, ana ve babasının da yirmidörtbin günâhını Allah mağfiret eder." (17)
Cuma Namazından Sonra Duâ
İmam-ı Suyûtî el-Câmi'u's-sağîr'inde rivâyet eder ki:
Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
"Kim cum'a namazından sonra -konuşmadan ve kalkmadan- ihlâs sûresini, Felâk sûresini ve Nâs sûresini yedişer defa okursa Allah Teâlâ onu gelecek cum'aya kadar, zarar verici şeylerden muhafaza buyurur," (18)
Her namazdan sonra:
Li-îlâfi Kureyş Sûresi sabah ve akşam veya beş vakit namazın akabinde en az onbir kerre okunmağa devam edilirse bi-iznillahi Teâlâ kişinin hayat tehlikesinden emin kalacağını İmam Rabbânî Mektûbat'ında haber veriyor.